Aşık olduğu adam sorguladı

BIELEFELD (Öztürk)

12 Eylül Askeri İhtilal sonrası Avrupa’ya kaçan 30 bin kişinin arasında bulunan Berin Uyar, yaşadığı olayları anlatırken salondakileri hem düşündürdü hemde güldürdü. Sosyalist dünya görüşüne sahip olduğu için genç yaşlarda“Polis, Mahkeme, Hapishane“ ile tanıştığını söyleyen Uyar, yaşadığı olayları, gördüğü insanlık dışı işkenceleri anlattı.

Anlatırken zaman zaman durgunlaşan Uyar, „Bi defasında aşık olduğum kişi beni sorguladı“ diyerek izleyenleri güldürdü. 1950 Ankara doğumlu olan Berin Uyar, „İşkenceden çok insan öldü. Çok kaba bir işkence yapıyorlardı, iz bırakmaktan korkmuyorlardı. İntihar edenler oldu“ diyerek yaşadıklarını ve şahit olduklarını anlattı.

Uyar: 12 Mart döneminin özelliklerinden bir tanesi de bazı evlerin işkencehaneye dönüştürülmesidir. MİT sorguluyordu. İçerde polis değil rütbeli askerler vardı. Ben tek başıma bir odada kalıyordum. Eğer gözünüz kapatılıyorsa rütbeli askerlerin geldiğini anlıyorsunuz. Yine gözümü kapattılar, fakat geleni insan hep merak ediyor. Göz açmak kesinlikle yasak ve tehlikeli. Öldürülme sebebi olabilir. Hey şeyi göze alarak gözümü açtım, karşımdaki kişi öğretmenim ve aşık olduğum insandı.

Adam beni tanıdı. „Aaaa sen burdamısın Berin“ dedi. „Sana çok eziyet etmişler burada, ben sana yardım etmeye geldim.“ diyerek elime bir defter verdi, buraya sana ne sordularsa yaz, hiç korkma bundan sonra sana işkence yapılmayacak. Böylece seni buradan çıkaracağım“ dedi ve hakikaten çıkardı. Cezaevine çok girip çıktım, „Ne yaptın sen derseniz hiç bir şey yapmadım. Sadece Kahrolsun Amerika diyorduk. Elimize silah alıp, adam öldürmüş değildim“ diye devam ettiği konuşmasını şu şekilde noktaladı:

Tek pişmanlığım çocuk doğurmamak

„Hayatta bir tek pişmanlığım var. O da çocuk doğurmamış olmak. Çünkü çok kaçmalı ve göçmeli hayatım oldu. Onun için doğurmadım çocukları. Aldırdım. Onun pişmanlığını yaşıyorum. Bir tek pişmanlığım bu. Onun için hep gençlere söylerim, ‘Aman haa çocuk doğurun mutlaka’ diye.”