Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Müslüman kadınları kabul etti

Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter-Steinmeier‘in Bonn‘daki davetine Ayten Kılıçarslan, Halide Özkurt ve Hatice Koçak katıldı. Kabulde, cumhurbaşkanının eşi Elke Büdenbender‘de hazır bulundu.

Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter-Steinmeier, misafirlerini "Villa Hammerschmidt" Cumhurbaşkanlığı konutuna kabul etti. Foto: AA

BONN (Öztürk)

Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter-Steinmeier 27 Nisan 2021 tarihinde Sozialdienst muslimischer Frauen (Müslüman Kadınlar Sosyal Hizmeti) çatı kuruluşunu Bonn’da bulunan Villa Hammerschmidt Cumhurbaşkanlığı konutuna kabul etti. Eşi Bayan Elke Büdenbender’in de hazır bulunduğu görüşme yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Kuruluşu temsilen Başkan Ayten Kılıçarslan, Başkan Yardımcıları Halide Özkurt ve Hatice Koçak görüşmeye, dernek çalışmalarında profesyonel ve gönüllü olarak katkı sunanların Cumhurbaşkanı’na ilettikleri mesajlarından ve resimlerinden oluşan bir mozaik tablo, faaliyetlerini anlatan bir kitap ve Hanımefendi’ye sunulmak üzere “ırkçılığa hayır” ifadesini harfler ve işaret diliyle işlendiği el yapımı bir çanta ile geldiler. Misafir defterine, “bu daveti Müslüman kadınların ve Müslümanların ülke halkı için gösterdikleri gayretlerin taktir edilmesi şeklinde algılıyoruz” şeklinde not düşen Ayten Kılıçarslan’a görüşmede hangi konuların ele alındığını sorduk. Gazetemiz Öztürk’e yaptığı açıklamada Kılıçarslan şunları söyledi:

CUMHURBAŞKANININ DAVETİ BİZİ ONURLANDIRDI

“13 Mayıs 2020 tarihinde geniş katılımlı bir iftar planlamıştık. Buraya Almanya’da faaliyet gösteren bütün Müslüman kuruluşların kadın temsilcilerini, farklı alanlarda faaliyet gösteren Müslüman kadın kuruluşlarını, özgün çalışmaları ile örneklik teşkil eden sanat ve bilim dünyasından Müslüman kadınları ve dernek yöneticilerini davet edecektik. Cumhurbaşkanımız şeref konuğu olarak davetimizi kabul edeceğini bildirince çok sevindik. Bu bir ilk olacaktı. Amacımız Müslüman kadınları bir araya getirerek en üst düzeyde ülkeyi temsil eden makama dertlerini ve sorunlarını aktarmayı sağlamaktı. Ancak Korona nedeniyle bu planımızı gerçekleştiremedik. Bu yıla ertelediğimiz iftar programı aynı şekilde imkansızlaşınca sayın Cumhurbaşkanımız bu görüşmeyi daha küçük bir çerçevede gerçekleştirmek üzere bu kez bizleri davet ettiler. Biz bu daveti hem karşılıklı görüşme imkânı olarak değerlendirdik hem de varlığımızın tasdik ve takdiri olarak gördüğümüzü kendilerine ifade ettik. 

MÜSLÜMANLARDA BU ÜLKEYİ VATAN KABUL ETTİ

Ayten Kılıçarslan

Sayın Cumhurbaşkanı konuşmasında korona mücadelenin ancak yaygın biçimde aşı yapılması ile başarılabileceğini ifade etti ve gerek kuruluş olarak bizim gerekse bütün Müslüman kuruluşların bu konuda duyarlılıklarından bahsederek teşekkür etti. Bizlere neden SmF’i kurmaya ihtiyaç duyduğumuzu sordu. Biz de kendisine Müslümanların bu ülkeyi vatan kabul ettiklerini ve sorumluluklar aldıklarını anlattık. Biz de bu sorumluluğumuzun gereği olarak sosyal alanda hizmet etmek ve 60 yıllık göç sürecinde hala yapısal olarak sosyal alanda var olan boşlukları doldurmaya katkı sağlamak istiyoruz. Erkek egemen Müslüman kuruluşlarda çok sayıda kadın olduğu ve asıl sosyal alanda kadınlar etkin olduğu halde ikinci, üçüncü sıralarda yer alıyor ve bir türlü varlıklarını gösteremiyorlar, kendi konularını belirleyerek kendi alanlarını dolduramıyorlar. Biz de bu tecrübeyi yaşadık ve kendi kararlarımızı kendimizin vereceği bir örgütlenme yolunu seçtik. Almanya’da sosyal hizmetler kadın hareketlerinin, işçi hareketinin bir sonucudur. Biz de Müslüman kadınlar olarak Wohlfahrt yani sosyal hizmet kurumlaşmasına önderlik etmek istiyoruz. Mesela şimdiye kadar Müslüman kuruluşlar kadın sığınma evi açamadılar. Halbuki bu alanda çok büyük ihtiyaç var. Hem Müslümanların hem de eyalet ve yerel kurumları bu alanda istekli olması lazım. Bunlara vurgu yaptık.

450 GÖNÜLLÜ İLE YAPTIĞIMIZ ARAŞTIRMAYI ANLATTIK

Bunun dışında korona döneminde bizzat 450 gönüllü ile yaptığımız bir araştırma sonuçları hakkında konuştuk. Bu araştırmayı Federal Hükümetin Menschen stärken Menschen, yani insanlar insanları destekliyor başlıklı programı çerçevesinde desteklenen bir projede birlikte çalıştığımız 451 gönüllü ile yaptığımız söyleşiye dayandırmıştık. Sonuçlara ilgi duyanlar internet sayfamızdan bakabilir. Biz bu araştırmada koronadan en fazla Müslüman veya göçmen oldukları için değil, dahil oldukları gelir düzeyi, eğitim düzeyi gibi sosyal nedenlerle yaşanan zorluklara dikkat çektik. Digitalleşme veya digitalleşememenin doğurduğu sonuçlara vurgu yaptık. 60. yıl konusu gündeme geldi. 60 yıllık göçün ailelerde ne gibi etkileri olduğunu, anne-babasız büyüyen nesilleri anlattık, kadın işçilerin yok sayıldığını ve bizim 60. yılla ilgili kadınları öne çıkaran projemiz hakkında bilgi sunduk ve tabii gelecek yıl korona bitmiş olursa yeniden iftara beklediğimizi bildirdik. Oldukça verimli bir görüşmeydi.”